13 Eylül 2025 Cumartesi
Kullanılmayan eşyaların onarılarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığı “Çöpte Bulduk” sosyal sorumluluk projesine, ünlü komedyen Yasemin Sakallıoğlu ile birlikte, her biri kendi alanında uzmanlaşmış 7 dönüşüm uzmanı kadın destek verdi. Çöp kenarına bırakılan eşyalar, ekip tarafından sevgiyle onarıldı ve yeniden hayata kazandırıldı.
Projenin kalbi olan atölyede boya ve tadilat sürecine bizzat katılan Sakallıoğlu, sadece elini değil, yüreğini de taşın altına koydu. Gün sonunda onarılan eşyalar, beş torununa tek başına bakan bir babaannenin evine teslim edildi. Teslimat; Maltepe Kaymakamı Sayın Bahri Tiryaki, Altayçeşme Mahalle Muhtarı Arzu Toker, Zümrütevler Mahalle Muhtarı Murat Çılgın, proje gönüllüleri ve “Çöpte Bulduk” ekibinin koordinasyonuyla gerçekleştirildi.
Evin atmosferi, yaşanmışlıkları ve küçük çocukların gözlerindeki parıltı, ziyarete katılan herkesi derinden etkiledi. Küçük bir çocuğu kucağına alan Yasemin Sakallıoğlu, duygusal anlar yaşadı ve “Çocuk yapacağım,” dedi.
Bu özel buluşmanın bir diğer dikkat çekici yönü ise, aynı ailenin kısa bir süre önce Maltepe Kaymakamı Sayın Bahri Tiryaki tarafından da ziyaret edilmiş olmasıydı. Bu durum, “Çöpte Bulduk” projesinin doğru ailelere ulaşma konusundaki duyarlılığını ve yerel iş birliklerinin gücünü bir kez daha ortaya koydu.
Proje yetkilileri konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Gönüllülerimiz, mahalle muhtarlarımız ve yerel yönetimlerle birlikte hareket ederek, bu projeyi Türkiye’nin her iline eşya ulaştıran kapsamlı bir sosyal sorumluluk hareketine dönüştürmek istiyoruz.”
Stok ve Depo Yönetimi işletmelerin tedarik zinciri süreçlerinde kritik bir rol üstleniyor. Uzmanlara göre doğru Stok ve Depo Yönetimi uygulamaları, maliyetleri düşürürken müşteri memnuniyetini artırıyor.
Depolama alanlarının etkin kullanımı, envanter kontrolü ve lojistik planlamada Stok ve Depo Yönetimi çözümleri öne çıkıyor. Modern yazılımlar sayesinde Stok ve Depo Yönetimi süreçleri daha şeffaf ve hızlı hale geliyor.
Günümüzde dijital teknolojilerle desteklenen Stok ve Depo Yönetimi sistemleri, işletmelere önemli avantajlar sunuyor. Stok ve Depo Yönetimi sayesinde firmalar, stok fazlası ya da eksikliğini önleyerek operasyonel verimlilik sağlıyor. Ayrıca doğru Stok ve Depo Yönetimi planlamasıyla nakliye ve dağıtım süreçleri de optimize ediliyor.
Araştırmalara göre profesyonel Stok ve Depo Yönetimi çözümleri kullanan firmalar, rekabette öne geçiyor. Ayrıca doğru raporlama sayesinde Stok ve Depo Yönetimi süreçleri stratejik karar alma mekanizmalarını güçlendiriyor.
Uzmanlar, Stok ve Depo Yönetimi ile manuel hataların önüne geçildiğini ve zaman tasarrufu sağlandığını belirtiyor. Bu da firmaların iş gücünü daha verimli kullanmasına katkıda bulunuyor.
Küresel pazarda faaliyet gösteren işletmeler, Stok ve Depo Yönetimi sistemleriyle uluslararası lojistik süreçlerinde daha hızlı ve güvenilir sonuç alıyor.
Modern yazılımlarla entegre edilen Stok ve Depo Yönetimi çözümleri, barkod ve RFID teknolojileriyle daha etkin hale geliyor. Bu da envanter doğruluğunu artırıyor.
Gelecekte yapay zeka ve büyük veri analitiği ile desteklenen Stok ve Depo Yönetimi uygulamalarının, işletmelerin rekabet gücünü daha da artıracağı öngörülüyor.
Instagram, bireylerin ve markaların kendilerini tanıttığı, ürünlerini pazarladığı ve geniş kitlelere ulaştığı en büyük sosyal medya platformlarından biridir. Burada fark edilmek için yalnızca içerik kalitesi değil, aynı zamanda takipçi sayısı ve etkileşim oranı da büyük rol oynar. Bu nedenle birçok kullanıcı aktif takipçi satın al, instagram takipçi satın alma ve ucuz takipci gibi yöntemlere başvuruyor.
Instagram’da kalıcı başarı için en değerli unsur, hesapla etkileşime giren kullanıcıların varlığıdır. Aktif takipçi satın al seçeneği, yalnızca sayısal büyüme sağlamaz, aynı zamanda beğeni, yorum ve izlenme gibi etkileşimlerle hesabın daha görünür olmasına katkıda bulunur. Aktif takipçiler, algoritmaya güçlü sinyaller gönderir.
Instagram takipçi satın alma, hesapların kısa sürede profesyonel bir görünüme kavuşmasına yardımcı olur. Yeni açılan hesapların boş görünmesini engelleyerek sosyal kanıt etkisi yaratır. Bu yöntem, organik kullanıcıların da dikkatini çekerek içeriklerin daha fazla kişiye ulaşmasını sağlar.
Özellikle başlangıç aşamasında olan kullanıcılar için ucuz takipci paketleri avantajlıdır. Bu paketler sayesinde hesaplar düşük maliyetle hızlı bir ivme kazanabilir. Ucuz takipçiler, sayısal gücü artırarak organik büyümeyi desteklemek için görsel bir avantaj sağlar.
Instagram algoritması, gönderileri öne çıkarırken yalnızca takipçi sayısına değil, aynı zamanda içeriklerin aldığı etkileşimlere de önem verir. Aktif takipçiler, algoritmaya doğal sinyaller gönderir. Ucuz takipçiler hızlı başlangıç sağlar, takipçi satın alma hizmetleri ise hesabın profesyonel görünmesini destekler.
Takipçi satın alırken en kritik konu güvenilir bir platformdan hizmet almaktır. Kalitesiz hizmetler hesap güvenliğini tehlikeye atabilir. Profesyonel çözümler sunan ZAMedya, güvenli ve uzun vadeli fayda sağlayan takipçi paketleriyle öne çıkar.
Instagram’da fark edilmek isteyenler için aktif takipçi satın al, instagram takipçi satın alma ve ucuz takipci yöntemleri güçlü seçenekler sunar. Ancak uzun vadeli başarı için bu yöntemlerin kaliteli içerik ve organik stratejilerle desteklenmesi gerekir.
Hükümetin 2026-2027 toplu sözleşme sürecinde açıkladığı memur ve emekli maaş zammı teklifi, kamu çalışanları arasında sert tepkilere yol açtı. HEP-SEN Genel Başkanı Yunus Şimşek, yetkili sendikaları “etkisiz” olmakla suçlayarak tüm memurlara istifa ve ülke genelinde grev çağrısında bulundu.
Hükümet, 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşme görüşmeleri kapsamında memur ve memur emeklilerine 2026 yılı için ilk 6 ayda %10, ikinci 6 ayda %6, 2027 yılı için ise ilk 6 ayda %4, ikinci 6 ayda %4 zam öngören ilk teklifini sundu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, bunun başlangıç teklifi olduğunu belirterek, sürecin müzakerelerle devam edeceğini ifade etti.
İki yıl için toplam %24 zam öneren hükümete karşı yetkili sendikalar %134 talep etmişti. Memurlar, “Bu fark kabul edilemez” diyerek tepki gösterdi.
Görüşmelerin ardından yazılı açıklama yapan HEP-SEN, masada oturan sendikaların yetkili olmasına rağmen etkili olmadığını vurguladı. Genel Başkan Yunus Şimşek, “Çağrımız nettir. Tüm Türkiye’de grev kararı alın. İlk desteği biz vereceğiz. Masada oyalanmanın değil, emeğin ve hakkın sahada savunulacağı günler gelmiştir” ifadelerini kullandı.
Sendika ayrıca, tüm memurlara bulundukları sendikalardan istifa etmeleri yönünde çağrı yaptı.
Açıklamada, grev hakkının yalnızca sendikal bir talep değil, anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış bir hak olduğu vurgulandı. Türkiye’nin taraf olduğu ve iç hukuka dahil ettiği maddeler hatırlatıldı:
Anayasa Madde 90: Temel haklara ilişkin uluslararası sözleşmeler, iç hukukla çeliştiğinde önceliklidir.
ILO 87: Sendika kurma ve örgütlenme özgürlüğü.
ILO 98: Örgütlenme ve toplu pazarlık hakkı.
ILO 151: Kamu görevlilerinin örgütlenme hakkı ve çalışma koşullarının belirlenmesi.
Çalışma hayatı uzmanı Yıldırım Koç, grevlerin mahkeme kararı olmadan ertelenmesinin hem Anayasa’ya hem de ILO sözleşmelerine aykırı olduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Mahkeme kararı olmadan grevi durdurmak ve uyuşmazlığı yalnızca Yüksek Hakem Kurulu’na bırakmak, Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Anayasa’nın 90. maddesi bu sözleşmeleri bağlayıcı kılar.”
HEP-SEN’in çağrısı, sosyal medyada kısa sürede gündem oldu.#MemurTeklifBekliyor #MemurMaaştaFarkYedi
etiketleriyle binlerce paylaşım yapılırken, memurlar hükümetin teklifini “yoksulluğu kalıcılaştırmak” olarak değerlendirdi. Birçok kullanıcı “Grev olmazsa masadan yine kırıntı ile kalkarız” yorumunu paylaştı.
Grev çağrısının ardından toplu sözleşme sürecinin seyri, yetkili sendikaların bu çağrıya verilecek yanıtla şekillenecek. Kamu çalışanlarının mücadelesi, masadan sokaklara taşınma ihtimaliyle yeni bir boyut kazanabilir.
Kaynak : https://saglikhaberi.net/hep-senden-ulke-genelinde-memurlar-icin-grev-cagrisi/